-
anlam bulma/yaratma üzerine
insan, dünyaya geldiğinde ihtiyaçları hazır olarak karşılanması gereken bir canlıdır. aç karnın doyurulmasından çeşitli şaklabanlıklar yapılmasına kadar bir süre her şey hazırdır ve keyiflidir de. Bir bebeğin bu ihtiyaçları gibi yetişkin bir insanın da anlamlara ve değerlere ihtiyacı vardır. Bir bebeğin ihtiyaçları nasıl hazır olarak karşılanıyorsa aslında bir insanın anlam ihtiyacı da hazır olarak karşılanıyor.…
-
BALKONLAR
çoğu insan gibi ben de insanlardan pek hoşlanmıyorum bu sebeple de yürürken ya da toplu taşıma gibi yerlerde insanlara bakmamak için özel bir çaba harcıyorum. e camdan dışarı bakıyorum, bakıyorum, bakıyorum. Baktığım yollardan, dükkanlardan, kaldırımlardan ve insanlardan sıkılınca binalara bakmaya başladım ama özellikle de balkonlarına. Kimi balkon çok depresif oluyor, hiç ”balkon depresif olur mu?”…
-
birleştirici güç ekmek arası tavuk döner
Geçmiş zamandaki tavuk dönerlerle şimdiki zamanın tavuk dönerlerini kıyaslarsak dağlar kadar fark var diyebiliriz. Geçmiş zamandaki tavuk dönere baktığımızda çok ucuzdu ve ulaşılabilirdi bu yüzden de ‘fakir’ ya da öğrenci işiydi. O zamanlar Burger King, McDonal’s falan lükse girerdi. Tavuk döner günümüzün hotdoguydu. Kenar kıyıda 5 metrekare alanda 20 kişinin yer aldığı ve garsonun her…
-
seyhan aile çay bahçesi
Dün kardeşimle seyhan aile çay bahçesine oturduk. Seyhan aile çay bahçesinde sağlıklı olan hiçbir şeye yer yok, bunlara yer olmadığı gibi sağlıksız ve kötü olan her şeyin bir buluşma noktası ancak lezzetler kötü değil. Fiyatlar ise 2022 Türkiye’sinden sizi alıp götürüyor bir nebze de olsa iyi hissediyorsunuz. Seyhan aile çay bahçesinde biraz oturduk ve bu…
-
Uzun bir aradan sonra
Tam olarak ne kadar süredir yazmıyorum, bilemiyorum ancak bir şeyler karalamayı özledim denebilir. Aynı zamanda bu süreçte kendimde çok fazla şey değiştiğini düşünüyorum. Gerçek anlamda olgunlaştığımı görebiliyorum ancak bu tam anlamıyla piştiğim anlamına da gelmiyor, yaşadığım sürece bu değişimin içinde olacağım ve bunu çok seviyorum. Eskiden buna biraz daha kapalıydım sanırım, siyah ya da beyazdı…
-
nefret
günaydın; bu sabah sanki güneş daha kırmızı doğdu benim penceremden içeri, göğsümdeki nefretle tüm gece beslenmiş gibi. günaydın; bu sabah ellerimde parmaklarımın yerine keskin bıçaklar var, göğsümdeki öfkenin bilenmişliği ile. günaydın; bu sabah kollarımın yerine kalın, sıkı urganlar var, kucaklamak istemediğim herkesi kucaklayarak boğmak ister gibi. dudaklarım konuşmadan kelimeleri, herkesin suratına tükürmek istiyor. ayaklarımda bir…
-
çözümü olmayan varoluşsal puzzle
bir sokakta kaybolduğun zaman sanırım bilebilirsin, bir yerlerden çıkabileceğini ya da birilerine sora sora bulursun yolunu. bir caddenin neresi olduğunu bilmesen bile bir sonu olduğunu bilerek gidersin. ‘ben neredeyim?’ sorusuna cevap bulamasan da yolu bilenin koluna girer, çıkarsın bildiğin yerlere. ama kendini kaybettiğinde kimse yoktur etrafında. ne soracağın bir kişi ne de sonu olan bir yol vardır.koluna girecek birini aradığında…
-
Hoşça kal.
Gidişinin ardından bıraktığın hiçlikle kendime ipler ördüm. Gidişinin ardından bana gelen gözyaşlarını bir küvette biriktirdim. Gidişinin ardından laflarını erittim sıcak bir demir ocağında, Dövdüm sonra göğsümün üzerinde keskin bir jilet halini alabilsin diye. Gidişinin ardından bindiğin trenden daha hızlı koştum, Alev gibi yanan bedenimi buz gibi raylara atmak için. Gidişinin ardından boğazımdaki yumruyu yok etmek…
-
YALANLARIM
ya kalbim buzdan ya da tolerans geliştirdim artık hayatımın oluşuna boktan ellerimle tuttuğum tek şey kendim ve kendimi kandırdığım yalanlara sahibim iyi yalanlarım var iki ayağımın üzerinde durup kollarımla kendime sarılmamı sağlayan kötü yalanlarım var iki ayağımı kızgın bıçakla yerden kesip yere düşüp kendi kanımda boğan boğazıma gerçeklik urganı geçirip hayattan tüm nefesimi aniden kesen koca…
-
BAHT YOLU
Günler birikip bir yığın seneye dönüşürken Beklemekteyim, bana vereceğin sırların en güzelini. Dudaklarının dudaklarıma değmesinden daha kıymetli bir şey varsa, Dudaklarının hayatının kapılarını açabilmesidir. İstemediler sanırım bizi Yan yana, kol kola, omuz omuza. Kadercilik, bana saçma gelse de Değiyor sanırım her insanın ayağı, Baht yoluna. Varsın istemesinler, Sen bana, ben sana Yanık bir türkü okuduktan…